BİLİMSEL DÜŞÜNCE NEDİR?
Akla ve mantığa uygun olarak, mevcut değişmez bilgileri kullanarak yeni değişmez bilgiler ortaya çıkarma çabasıdır. Bilimsel bir çalışma yaparken ya da çözmeye çalıştığınız sorun üzerinde düşünürken sadece algısal gözlemlerden ve mevcut bilgi birikiminden faydalanmayız. Bilimsel düşünceye katkısı olan başka unsurlar da vardır. Bunlar, hayal gücü, yaratıcılık ve görebilirlik’ tir. Hayal gücü, fiziksel olarak mevcut olmadığınız veya olamayacağınız ortamlarda gelişen olayları beynimizde sanal olarak görüntüleyebilme yeteneğidir. Bu yeteneğe sahip olan insanlar, başkalarının hiçbir zaman ortaya çıkaramayacağı ya da çok sonraları bulunacak şeyleri ortaya çıkarabilirler. Yaratıcılık, mevcut madde, bilgi birikimi, akıl, mantık ve düşünce gücünü kullanarak tesadüfen veya sistematik olarak, daha önce benzeri olmayan, yeni bir bilgi, buluş, yapı ortaya çıkarmaktır. Görebilirlik, mevcut sistemde, aslında göz önünde olup da daha önce kimsenin farkına varmadığı bir bilgiyi, bir olguyu, bir olayı ya da neden-sonuç ilişkisini ortaya çıkarabilmektir.
Tanımda da görüldüğü üzere bilimsel düşünmenin ana unsurları hayal gücü, yaratıcılık ve problem çözme becerileridir. Okul öncesi eğitimde ise çocuklara aşılanması gereken en önemli unsurlar problem çözme, merak, yaratıcılık ve geniş bir hayal gücüdür.
Bu iki tanım bir araya getirildiğinde okul öncesinde biz öğretmenlerin yapması gereken bilim adamı yetiştirmenin temel unsurlarını eğitimimizin ayrılmaz bir parçası yapmaktır. Bu sayede yetiştirdiğimiz çocuklar geleceğin düşünen, üreten, yaratan ve sorgulayarak çözüm bulan bireyleri olacaktır.
Nihat SAYIN
03.03.2019
Bu iki tanım bir araya getirildiğinde okul öncesinde biz öğretmenlerin yapması gereken bilim adamı yetiştirmenin temel unsurlarını eğitimimizin ayrılmaz bir parçası yapmaktır. Bu sayede yetiştirdiğimiz çocuklar geleceğin düşünen, üreten, yaratan ve sorgulayarak çözüm bulan bireyleri olacaktır.
Nihat SAYIN
03.03.2019
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder